Konuşma Gecikmesinden Sanata Yolculuk
Ankara'da yaşayan 11 yaşındaki Mina Savural, 4 yaşına kadar konuşma gecikmesi yaşadı. Bu dönemde duygularını çizimleriyle ifade eden Mina, zamanla bu yeteneğini geliştirip resim sanatına dönüştürdü. Akrilik boya, sulu boya, pastel boya ve kara kalem kullanarak kendi yarattığı figürlerle tuval ve kağıda hayat veriyor. Küçük yaşta karma sergilere ve festivallere katılan Mina, birçok ödül kazandı. Hatta Japonya'da bir eserinin iki ay boyunca sergilendiği bile oldu. Başkent Kültür Yolu Festivali'nde de başarılar elde etti ve UNICEF ile ortak bir projede ödül aldı. Mina'nın eserleri, hayal gücünün ve yaratıcılığının yansıması olarak dikkat çekiyor. Çizimlerinin ötesine geçerek, duygularını ve deneyimlerini özgün bir şekilde aktarıyor. Yaratıcı yeteneği, çevresindekiler tarafından takdir ediliyor ve "Küçük Picasso" olarak anılıyor.
60 Eserlik İlk Kişisel Sergi
Mina'nın annesi Asuman Savural, kızının sanata olan tutkusundan bahsederken, "Mina, yarım gün kreşe başladıktan sonra konuşmaya başladı. Kendini resme vererek, yaşadıklarını ve duygularını ifade etmeye başladı. Odasını atölyeye çevirmiş durumda; kil çalışmaları, heykel çalışmaları... Boyalarla hayatını geçiriyor." diyor. Mina'nın 4 yıllık profesyonel çizim çalışmalarının ardından, Ankara'daki Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde ilk kişisel sergisi düzenleniyor. 27 Aralık'ta açılacak sergide 60 eseri sanatseverlerle buluşacak. Sergi, bir çocuk ressamın ilk kişisel sergisi olması açısından da oldukça önemli bir adım. Bu önemli başarısı, Mina'nın yeteneğini ve azmini gösteriyor. Mina'nın eserlerinin duygu dolu ve yaratıcı dünyasına yolculuk etmek, sanatseverler için unutulmaz bir deneyim olacak. Serginin sanat dünyasına yeni bir bakış açısı getirme potansiyeli bulunuyor. Mina'nın eserleri, yaşamın ve hayal gücünün eşsiz bir karışımını sunuyor.
Mina'nın Sanat Dünyasından Sesi
Mina Savural ise heyecanını şu sözlerle dile getiriyor: "Resim yapmak, duygularımı kağıda dökmek demek. Renkler ve desenlerle yansıtmak. Kendimi resim yaparken daha rahat hissediyorum. İnsan figürleri çizmeyi çok seviyorum. 11 yaşında bir sergi açtığım için çok mutluyum. Ziyaretçilere duygularımı, sevinçlerimi anlatmak istiyorum. Mutlu olduğum anları resmetmeyi seviyorum. Bir konuyu düşünüp, kendi figürlerimle onu anımsatarak çiziyorum. Kendimi resimlerle ifade ediyorum." Mina'nın sözleri, sanata duyduğu tutkuyu ve ifade gücünü ortaya koyuyor. Sanatın, onun için ne kadar önemli bir iletişim aracı olduğunu gösteriyor. Genç yaşta elde ettiği başarılarla, başkalarına ilham kaynağı olmaya devam edecek. Sergi, Mina'nın yeteneğinin ve sanat dünyasına olan katkıları göz önüne serilecek değerli bir etkinlik.